Saadet Alanya gündemi değerlendirdi

İlçe Başkanı Hüseyin Sarıca imzasıyla yayınlanan açıklamada, "Öncelikle ilk vakanın çıktığı 11 marttan  itibaren hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah tan rahmet yakınlarına başsağlığı diliyorum. Tedavisi devam eden hastalarımıza da cenabı haktan acil şifalar diliyorum. Peygamberimiz “vebadan ölen şehittir” buyurmuş  Bizde bu virüsten dolayı ölen vatandaşlarımıza şehittir. Diyoruz.inşallah en kısa zamanda en az kayıpla bu zor günleri atlatabilmeyi cenabıı haktan niyaz ediyorum. Bir atasözü var Bir müsibet bin nasihatten iyidir.rabbim bu müsibetten ders almayı bizlere nasip eylesin inşallah.Son yıllarda bizim saadet partisi olarak  sürekli dile getirdiğimiz bir husus vardır Siyasetin dili ve üslubu. Sürekli milleti kutuplaştıran ,ayrıştıran,ötekileştiren bir dilin terkedilmesi gerektiğini sürekli vurguladık.bu virüsün başladığı günden itibaren bu salgın nedeniyel yaşanan krizden ancak birlik beraberlik ve aklı selimle atlatılabileceğini barış ve huzur ortamını oluşturacak bir üslup ve dil kullanılması gerektiğini vurguladık Ancak iktidar yaşanan bu krizden ders çıkarmamaya adeta yemin etmiş gibi hareket etmeye  devam ediyor. Israrla, kutuplaştıran, ötekileştiren, ayrıştıran tavır ve davranışlarından vazgeçmiyor.hatta bu dilden adeta beslenir hale gelmişler. Halbuki gün kutuplaştırma değil kucaklaşma günüdür. Gün partizanlık değil,dayanışma günüdür. İktidar her krizde olduğu gibi bu krizde de bocalamıştır.maske dağıtımı  gibi en basit konular başta olmak üzere bu salgın çıktığından itibaren bir çok konuda sergilenen beceriksizliklerin üzeri de her zaman olduğu gibi suni gündemlerle maskelenmeye çalışılmaktadır. İktidar son yıllarda ya bendensin ya da benim karşımdasın   zihniyeti ile hareket etmektedir.Şimdi muhalefet belediyelelerini parelel yapı olmakla suçluyor. Hatta cumhurbaşkanı dün halka yaptığı konuşmada  bir yandan fetö, pkk imasında bulunurken  bir yandan da  konuşmasının başında 83 milyon bir ve beraberiz aynı toprakların insanıyız, aynı milletin evlatlarıyız diyor ve konuşmasının sonunda çok ağır ifadeler kullanarak milleti kutuplaştırıp ikiye bölüyor. Oysa bu millete yapılabilecek en büyük kötülük  kutuplaştırmadır. Ya bendensin yada benim gibi düşünmüyorsan hainsindir.  Artık bu kadar da olmaz bu kadar da ileriye gidilmez  oysa milyonlarca insanımız borcumuzu nasıl ödeyeceğiz, kiraları nasıl ödeyeceğiz, faturaları nasıl ödeyeceğiz bunları düşünüyor. Oysa bu millet cumhurbaşkanımızdan umudumuzu diri tutacak, dertlerimizi çözecek müjdeli haberler bekliyor.Aziz milletimiz bu kavgadan bu kutuplaşmadan, bu nefret dilinden bıktı ve usandı iktidara buradan sesleniyoruz muhalefet belediyeleri ile değil korona virüsle mücadele etmeye öncelik verin, ekmek üzerinden siyaset yapılmaz, yardıma muhtaç insanlara ulaşacak yardımların önünü kesmekten vazgeçin.Üslubumuz kimliğimizdir, sizin gibi düşünmeyen herkesi hain, şucu, bucu diye yaftalamaktan vazgeçin. Bu ülkeye komunizm getirilicekse biz getiririz, ekmek dağıtılacaksa biz dağıtırız, yardım yapılacaksa biz  yaparız  tavırlarından vazgeçin Saadet partisi olarak bizim önceliğimiz insanlarımıza hizmet edilmesidir. Hiçbir mağduriyet yaşamamasıdır" ifadelerine yer verildi.