Medeniyetimizin mayası dinimizde iki yönlü ibadetler vardır: bedeni ve mali.
Bedeni ibadetlerin daha çok insanın kendi ruh haline faydası olması beklenir, ehline malumdur. Mali ibadetler ise daha çok diğer insanlara, topluma faydalıdır.
İbadet kelime anlamıyla Yaratana kulluğun idraki ve yakınlaşma olarak da anlamlandırılabilir. Allah için kesilen kurban da böyledir. Sadaka, fitre ve en önemlisi de zekât; diğer insanları düşünmek anlamında topluma faydası olan mali ibadetlerdir.
Mali ibadetleri kendimiz yapacağımız gibi hayır kurumları veya yardım kuruluşları ile de yapabiliriz. Türk Kızılay, iyiliğin amiral gemisi olarak ilk akla gelen Kuvayı milliye bir yardım kuruluşudur.
Alanya’da devam eden yardım faaliyetleri esnasında, gelen bir ihbarla kendisine ulaşılan bir aile, milletimizin iyilik yönünün güzelliğini göstermek için eşsiz bir örnek.
Kızılay aileyi evinde ziyaret ediyor, görülen manzara ile hemen üyelerine, gönüllülerine ve Alanya’ya duyuruyor. Tabiri caizse Alanyalılar aileyi yardım yağmuruna tutuyor.
Yeni evli, henüz yirmili yaşlarında iki gencecik evladımızın on günlük bebekleri, bitişiğindeki ahırdan gelen hayvan pisliği kokusu eşliğinde, yerde sergisi olmayan, betondan bir bodrum katta yaşıyor. Üç aylık kiralarını verememişler, evlerinde yiyecek ekmekleri yok. Pandemi sürecinde inşaat işçisi genç babamız işsiz kalmış, ailelerinden de bir yardım yok…
Üç aylık ödeyemedikleri kiranın tamamını bir ayda site aidatı olarak ödeyen insanların oturduğu lüks bir sitenin yanı başında bu ailemiz.
Kızılay gönüllüleri yardımları teslim etmek üzere geldiğinde, çağırıya cevap veren diğer yardımseverler ile karşılaşırlar. Kızılay yardım kuruluşu olduğu için; hedefi iyiliği yaymak olduğu için, teşvik amaçlı, duyuru ve resimleri kişilerin iznini alarak yayınlıyor. Bir araba erzak ile gelen bir Alanyalı hayırseveri de resimlemek üzere kendisine izin için soruyorlar.
Yazıdaki “Sevabı uçmasın” başlığını o güzel gönüllü insanımız atıyor. Fotoğrafa izin vermiyor ve resim alınıp paylaşılmıyor. İzin verenlerin teşvik amaçlı yayınlanması da gerekiyor tabii olarak. Her iki şekil ile de niyete göre sevabı tabiki olacaktır…
Alanya gibi son derece zengin, turistik, tarihi bir güzel coğrafyanın öteki yüzünü anlatması açısından; ülkemize ve hatta dünyaya örneklik açısından bu büyük fotoğrafı idrakinize sunuyorum.
Zekâtı hakkıyla verse zenginlerimiz; aynı gemide olduğumuzun idrakinde olup, diğer insanların varlığından haberdar olsa, fakirin mazlumun ihtiyaç sahibinin elinden tutsa ne güzel olurdu bu acımasız dünya…
Selam olsun diğer gam gönüllere…
Muhabbetle…
Mehmet Dikici
