Türk Diyanet Vakıf-Sen'den Ankara Barosu'na sert tepki

Türk Diyanet Vakıf-Sen'den Ankara Barosu'na sert tepki
Türk Diyanet Vakıf-Sen Alanya Şube Başkanı Fahri Özdemir, Ankara Barosu'nun Diyanet İşleri Bakanlığı ile ilgili yaptığı açıklamaya çok sert tepki gösterdi.

Ankara Barosu'na cübbeniz kirlenmiştir diyen Özdemir, "Hak ve hakikati savunması, her zaman ve her şartta adalet mülkün temelidir demesi gereken Ankara Barosu Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Sayın Ali ERBAŞ'ın 24.04.2020 tarihinde Ankara İli Hacı Bayram Camiin'de irat etmiş olduğu hutbede kesin, net ve açık bir şekilde  uyulması gereken  Yüce Dinimiz İslam'ın emir ve yasaklarını ( gayri meşru yaşantı-eşcinsellikle ilgili) dosdoğru ifadelerini, sözlerini çarpıtarak,  Anayasanın 136, 633 sayılı Diyanet İşleri  Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri hakkındaki kanunun 1. Maddesinde açıkça ifade edilen, cennet vatan ülkemizde dini konularda  toplumu aydınlatma, bilgilendirme görevi olan, 03 Mart 1924 Yılında Merhum Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı ve hutbeyi irat eden Başkanı Sayın Prof. Dr. Ali ERBAŞ hakkında suç duyurusunda bulunan sözüm ona İHD derneğine destek veren, gerçeklerden uzak, yanlı ve taraflı bir şekilde açıklaması olmuştur. Asli görevini bırakıp tali görev üstlenen, İHD ve LGBT'lilere destek veren, bu amaç doğrultusunda açıklama yapan, 96. Yıllık Cumhuriyet Kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığı, onun Başkanı Sayın Prof. Dr. Ali ERBAŞ'ı hedef gösteren Ankara Barosunu bu tutum ve davranışından dolayı kınıyoruz. O talihsiz ve küstah açıklamayı kaleme alan Ey Ankara Barosunun yetkilileri unutmayınız ki Diyanet İşleri Başkanlığı ve onun personelinin görevi Yüce Dinimiz İslam'ın, Kutsal Kitabımız Kur'anı Kerim'in emir ve yasaklarını vatandaşlarımıza dosdoğru bir şekilde anlatmaktır. Bununla mükelleftirler, sorumludurlar. 
24.04.2020 Cuma günü hutbede de bu anlatılmıştır. İslam dininin emir ve yasakları kişi, kurum ve kuruluşlara göre değişmez, değiştirilemez, esnetilemez. Hükmü neyse o söylenir ve o uygulanır. Diyanet İşleri Başkanlığı kişi, kurum ve kuruluşların istek ve talepleri doğrultusunda dinin hükümlerini bugüne kadar hiç  değiştirmemiştir. Dolayısıyla Ankara Barosunun görevi Adalet Mülkün temelidir düsturundan hareket edip hakkı ve hakikati savunmaktır. Yüce Dinimiz İslam'ın emirlerini milletine anlatan Diyanet İşleri Başkanlığına adeta savaş açan, linç girişimi kampanyası başlatan, diyaneti hede gösteren, İHD ve LGBT'lilere destek vermek değildir.
O metni kaleme alan Ankara Barosu yetkililerinin artık cübbeleri kirlenmiş,adaletin simgesi olan terazilerinin ayarı bozulmuştur. Terazileri haksız ve mesnetsiz bir şekilde Diyanet İşleri Başkanlığına adeta savaş açan İHD ve LGBT'lilerden tarafa kaymıştır. Yani terazilerinin ayarı, şakülü bozulmuştur.
İmza sahibi,cübbesi kirlenen, terazisinin ayarı bozulan bir baro mensuplarının adaletten, hak ve hukuktan yana olacağı düşünülemez, olsa bile adaletli bir karar vereceği yönünde şüpheler oluşmuştur. Ankara Barosunu asli işini yapmaya, hak, hakikat ve adaletten yana açık ve net bir şekilde tavır almalarını, yaptıkları yanlıştan bir an önce dönmelerini hatırlatırız.
Türk Diyanet Vakıf-Sen Olarak  hiç vazgeçmediğimiz, vazgeçmeyeceğimiz İlkeli ve mücadeleci sendikacılık anlayışımız gereği her daim hak ve hakikatin, teşkilatımız ve teşkilat mensubu değerli meslektaşlarımızın, kısacası hep haklının yanında, haksızlıkların karşısında olacağımızı belirtir, saygılar sunarım. Buradaki sözümüz elbette o talihsiz ve küstah açıklamaya imza atan baro mensuplarınadır" ifadelerini kullandı.

Önceki ve Sonraki Haberler
Bunlar da İlginizi Çekebilir